28 Haziran 2013 Cuma

Vive Le Tour !


Yilin en buyulu zamani yine geldi catti. Ben ve benim gibi bi dolu adam icin 11 ayin sultani Tour de France bu sene 100. kez kosulacak. Tur'un organizatorleri 100. edisyon icin gercekten cok cekici bir parkur hazirlamislar. Tour de France 2012'de ASO tum jenerik etaplari bu seneye sakladigi icin, ozellikle son haftanin basinda isler kizismadan once orta yukseklikteki etaplarda peloton motoru rolantiye alinca Caner Eler'in sesi ninniye donusmus ve bir kac kere ekran basinda uyuyakalmistim. 


ASO bu sene icin oyle bir parkur hazirlamis ki, birakin uyuyakalmayi, cise gitmek bile cok onemli kirilma noktalarini kacirmaya sebebiyet verebilir. Tur bu sene Korsika'dan basliyor ve Fransa topraklari disina hic cikmadan Paris'e dogru uzaniyor. Ayrica bu sene prolog da yok. Direk sprint finisli bir etapla basliyoruz. Bu da demek oluyor ki, ikinci etapta sari mayoyu bir gunlugune de olsa giymek isteyen bir takim sprinterlerimiz daha ilk etaptan fena gaza basacaklar. Ilk akla gelen isimler Mark Cavendish, Peter Sagan ve Andrei Greipel tabii. Ucu'de formda ve hazir gozukuyorlar. Nedense icimde Sagan'in ilk etabi kazanip sari mayoyu sirtina gecirecegine dair bir his var.

P.S: Gecen sene neler olmustu hatirlamak isteyenler varsa suradan kisa bir ozete ulasabilirler. Suradan da tum etaplari inceleyebilirler.

Uc gun boyunca Korsika'da gezindikten sonra Nice'e gidiyor Tur. Dorduncu etap 25km'lik bir takim zamana karsi etabi ve buyuk ihtimalle genel klasmanin ileride nasil sekillenebilecegine dair ilk isaretleri verecek etap. Bu etabin ardindan batidan doguya dogru sahilden sahilden gidecek bisikletciler, iki duz ve bir sutlu kahve tadinda daglik bir etaptan sonra Pirenelere ulasacaklar ve ilk haftanin son iki gununde Tour de France gercekten baslamis olacak. 


Tur'un ikinci haftasi ulkenin kuzeyinde Bretanya bolgesinden start alacak. Ikinci haftanin ilk gununde duz bir etap kosulduktan sonra, 11. etapta bisikletcilerin 33km'lik ilk bireysel zamana karsi performanslarini izleyecegiz. Gecen sene genel klasmanin zamana karsi etaplarinda sekillendigini dusunecek olursak, bu etabin da ne kadar onemli bir kirilma yaratacagini tahmin edebiliriz. Ikinci haftanin son gununde cikilacak olan Mount Ventoux mesela gecen sene ozledigimiz janti tirmanislardan. Buyuk ihtimalle bu tirmanistan sonra olagan suphelilerimizin bir kismi yaristan kopmus olur. Son haftaya daha rafine bir tahmin listesiyle girmis oluruz. Ikinci hafta yesil mayo acisindan da en belirleyici hafta olur. Genel klasman iddialilari son kozlarini oynamadan once hizli cocuklarin kapismasini izleriz. 

Tur'un Alpler'de gececek olan son haftasi yukseklik korkusu olanlarin izlememesi gereken etaplari icinde barindiriyor. L'Alpe d'Huez'i iki kere cikilacak mesela. Yine gecen seneden de hatirlanacak Col de la Madeleine'den gecilecek ve Tour de France 2013'un daglik etaplari Semnoz'da zirve finisi ile sona erecek. Ertesi gun Pariste sampanyalar icilirken son kez bir sprint finisi izleyerek bitirecegiz yarisi. 

100 numarali Tour de France'in olagan suphelilerine gelirsek;

Gecen senenin sampiyonu Bradley Wiggins bu sene Italya Turu'nda yasadigi cokusten sonra Fransaya getirilmedi. Sky takiminin bu seneki genel klasman iddialisi gecen sene bu turu kazanabilecek gucte oldugunu dosta dusmana ilan eden Chris Froome. Fransaya gelmeden Critérium du Dauphiné ve Tour de Romandie'yi kazanan Froome bence bu sene Tur'un genel klasman anlamindaki en favori ismi. Bu iddiamin bir diger sebebi de TeamSky'in yine cok iyi bir takim ile geliyor olmasi. 


2011 yilinin sampiyonu Cadell Evans da bu sene de ismi favoriler arasinda gecenlerden. Italya Turu'ndaki ucunculuguyle otoriteleri de ikiye bolmus gibi gozuken Evans icin okuduklarimdan cikardigim sonuc su; bir takim yazarlar on numara taktik izledi, kendini cok yormadan Fransa Turu'nu da dusunerek dinlene dinlene ucuncu oldu dediler. Diger bir kesim ise bu ucunculugu tamamen tesaduf ve sansa bagladilar. Ben de Cadel'in eski goruntusunden uzak oldugunu dusunenlerdenim. Mizaci itibariyle de oyle cok hirs kupu bir adam degil. Hatta uzlasmaci havasindan hareketle sunu soyleyebilirim, BMC takimi buraya iki basli bir kadroyla geldi. Her ne kadar Cadel genel klasman icin birinci opsiyon gibi gozukse de, eger Tejay Van Garderen ilk haftanin sonundaki daglik etaplarda on taraftan kopmadan ayakta kalirsa Cadel dahil tum takim stratejisini Tejay'i en yukarilarda tutmak icin degistirecektir. Eger Tejay rustunu ispat ederse Cadel'in liderlikte cok fazla diretmeyecegini dusunuyorum. California Turu'nda form durumunun gayet iyi oldugunu gordugumuz Tejay Van Garderen Tur'un surprizi olabilir.


Daha once basardiklari dolayisiyla favoriler listesine eklenen iki isim olan Alberto Contador ve Andy Schleck icin soyleyeceklerim cogunlugun dusunduguyle dogru orantili olmayacaktir. Contador doping cezasinin ardindan cok formda dondu ve 2012 Ispanya Turu'nu kritik yerlerde rakiplerine atak yaparak, yani gucunu tum pelotona gostererek bileginin hakkiyla kazandi. Ama devaminda neredeyse hic bir sey yapmadi. Ornegin, bu seneki ciddi rakiplerinden Chris Froome’a hem Tirenno – Adriatico’da hem de Umman Turu'nda gecildi. Saniyorum Ispanya Turu Contador’un icinde biriktirdigi ofkenin bir zaferiydi ve bosalttigi bu damar artik Contador’u motive etmeye yetmiyor. Umarim yaniliyorumdur. Cunku formda bir Contador bu yarisa lezzet katar. Andy Schleck ise gecirdigi agir sakatliktan sonra cok kotu dondu. 2011 Fransa Bisiklet Turu'nda izledigimiz uzere kendisi yokuslari iyi cikiyor fakat inerken korkunun esiri oluyordu. En aciklayici mottolardan biridir, Fransa Bisiklet Turu daglarda kazanilir. Tamam, ama sadece cikarak degil. Inmek de en az cikmak kadar onemlidir. Maalesef Andy’de bu yok. Hatta sakatligi bu korkusuna korku katmis bile olabilir. Ciddi sakatliklar geciren sporcularin mucadeleye girmeye dair korkularinin arttigini biliyoruz. Bence Andy’nin kariyer zirvesi 2010’da ataga kalkarken atan zinciriydi. O zincirle birlikte Andy’de koptu gitti. 

Bu arkadaslarin disinda, bas alti diyebilecegimiz seviyede isimleri on plana cikan bisikletciler ise; ev sahibi kontenjanindan Europecar’dan Pierre Roland, FDJ’den Thibaut Pinot, gecen sene Avusturya Turu'nda harikalar yaratan Jacop Fuglsang, Hircin Ispanyollar Alejandro Valverde ve Joaquim Rodriguez benim ilk aklima gelen isimler.

Unutmamakta fayda var. Tour de France bisikletcilerin bir gunde kazanabilecegi bir yaris degildir. Ama bir gunde hatta bir anda kaybedebilecekleri tipte bir yaristir. Hatirlayalim gecen sene Metz katliamini. Peloton daglara gitmeden once jog yaparken, takimlar kazasiz belasiz gecirdikleri ilk haftanin ardindan daglar icin planlarini sekillendirirken bir anda kiyamet koptu. Potansiyel genel klasman iddialilarinin sayisi bir anda dorde bese dustu. Bu acidan bakildiginda ust tarafta saydigim isimler digerlerinden bir adim onde gozukse de, diger isimlerin sansini yabana atmak Tur’un yarismaci dogasina saygisizlik olur diye dusunuyorum.


Yesil mayo klasmaninda one cikan isimler gecen senekilerden cok farkli degil gibi. Mark Cavendish bisiklete ters dahi binse potansiyel olarak bu mayonun en buyuk adayidir. Yalniz bu seneki etap profillerinde ara sprint kapilari duzluklerden cok yokuslarin uzerinde konumlanmis. Bu profil Peter Sagan'a daha uygun gibi gozukuyor. Yine de duz etaplarin sprint finislerinde Sagan, Kittel, Greipel ve Cavendish'in kapismalarini izlemek cok zevkli olacak kuskusuz.


Daglarin kralini simgeleyen puantiyeli mayo icin yarisacak adaylar icin belirleyici olacak olan o kisilerin genel klasmanda ne durumda olduklaridir. Genel klasmanda geriye dusen favoriler (ozellikle Fransizlar ) teselli ikramiyesi olarak bu mayoya sarabilirler. Ispanyollarin cok iyi tirmaniscilari var. Ote yandan bu seneki form durumunu cok net takip edememekle birlikte, bana gore gecen sene Fransa Turu'nun buyuk hayal kirikliklarindan birine imza atmis olan Rein Taaramae de bir ispat cabasi icine girerse cekismeye ortak olabilir. 

Tam bir asosyale baglayacagim bu uc hafta boyunca onlari ihmal edecegim icin tum arkadaslarimdan ve senede 5-10 gun tatil yapip, inatla bu tatillerini Tour de France'a denk getiren ailemden simdiden ozur diliyorum. Vive Le Tour!





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder