Hocam, Bunlar Gercek Hayatta Ne Isimize Yarayacak?

Championship Manager ya da son yıllarda değişem ismiyle Football Manager. Futbolu seven ve takip eden her gencin hayatına mutlaka bir şekilde girmiştir bu menajerlik oyunu. Çoğunun da bi daha hiç çıkmamıştır hayatından benim gibi. Oyun İlerleyen teknolojiye zamanla ayak uydurmasını da bilmiştir. Ms dos formatından 2D’ye ordan da 3D‘ye kadar o günün teknolojisi ne ise ona uygun hale getirilmiştir.

Fifa yada PES gibi, her sene kendini yenileyen, yenilerken daha da zorlaşan ama bir o kadar da güzel olan bu oyun serisininden bahsederken, herkesin asla unutamadığı versiyonlarının başında Championship Manager 01-02 ve 03-04 gelir. Hatta 01-02 bir kaç boy farkla öndedir dersek yalan söylemiş olmayız. Bu oyunu güzel kılan parametrelerin başında bence oyunun efsane genç yetenekleri gelirdi. Her manager mutlaka o efsaneleri takımına katmaya çalışır kattı mı da annesi kafasına vurana kadar, sevgilisinden trip yiyene kadar ya da sabah işe gidinceye kadar ayrılamazdı başından. Peki kimlerdi bu takımı sırtlayan, takıma statü atlatan oyuncular. Daha önemlisi şimdi ne yapıorlar? İşte bazıları…

• Franco Costanzo : River Plate’in genç yetenekli kalecisi. Özellikleri çok hızlı gelişiyor ve hızlıca milli takımdaki yerini alıp bir daha bırakmıyordu. Önünde fena olmayan bir defans varsa sezonu maksimum 10-15 gol yiyerek kapatırdı. Fakat gerçek kariyeri bu şekilde parlak geçmedi. 7 senelik River Plate kariyerinde sadece 87 resmi maça çıktı ve 2005 yılında Alaves e transfer oldu. 1 senelik alaves macerasından sonra 5 sene boyunca Basel’in kalesini korudu. Ardından da geçtiğimiz sezon sonunda Olimpiakos’da futbolculuk kariyerini noktaladı.

• Dionisis Chiotis : Oyunda AEK takımının formasını giymekteydi. AEK’nın menajeri onu hep yedek bırakırdı. Bu sebepten kendisini çok ucuza transfer edebilirdiniz. Şimdilerde 35 yaşında ve APOEL kalesini korumakla meşgul.

• Isaak Okoronkwo : Genç olmasına rağmen oyunun kesinlikle en sağlam defans oyuncularından biriydi. Çoğu zaman onu Shakhtar Donetsk’den alabilmek için paraya kıymak gerekirdi ama sizi asla pişman etmezdi. Defansın her bölgesinde oynayabilirdi ve asla mahcup etmezdi hocasını. Emektar Nijeryalı şu an 34 yaşına gelmiş. FC Rostov için ter döküyor.

• Taribo West : Oyunun başında bedavaya alabilirdiniz bu Nijeryalı oyuncuyu. Hiç de öyle gelmemezlik yapmazdı. Takım falan küçümsemezdi. Sol bekte R.Carlos, Lizarazu gibi birinci sınıf futbolculardan sonra en iyisiydi. Kariyerinde Auxerre, Internazionale, AC Milan gibi takımlar var. İnter ile 98’de UEFA kupasını kaldırdı. 2007 yılında İran’ın Paykan takımıyla imzaladıktan bir sene sonra futbolu bıraktı. 

• Matei Mirel Radoi : Büyük gelecek vadeden genç rumen, oyunda herkesi mutlu ederdi fakat geçek hayatta Avrupa futbolu ondan beklediğini alamadı. Yıllarca Steaua Bükreş forması giydikten sonra aradığı huzuru Arap yarımadasında buldu. 31 yaşındaki futbolcu geçtiğimiz sezon da Birleşik Arap Emirlikleri’nin Al Ain takımıyla anlaştı. 

• Assane N'Diaye : Kesinlikle kaçırmamanız gereken defansif orta saha yani dmc’lerden birisiydi. Defansın ortasında da çok iyi işler çıkarırdı. Oyunun belki de en büyük scouting hatalarından biriydi. Sönük bir futbolculuk kariyeri vardı aslında. 2008 yılında 33 yaşındayken öldüğünde bütün cm severlerin içi cız etmiştir muhakkak.

• Mark Kerr : Oyunda öyle sönük öyle ucuz bir genç oyuncuydu ki bazen yönetim transferine izin vermezdi Mark Kerr ‘in. Ama İskoçyalı her zaman o yönetimi utandırır ve muhteşem istatistiklere imza atardı. Gerçek hayatta hiç bir zaman bekleneni veremedi. Yeni sezonda İskoçya Premier Ligi’nden bu sene düşen Dunfermline Athletic’in formasını giyecek. 

• Sergey Nikiforenko : Çoğu kişinin de katılacağı gibi oyunun en iyi istatistik yapan oyuncusuydu. AMC yani 10 numara mevkiinde oynardı Belaruslu. Ama oyunun scouting hatalarından biri de oydu. Belarus Premiere Ligi dışına neredeyse hiç çıkmadı. Bir senelik Dinamo Minsk macerası haricinde bütün kariyerini FK Shakhtyor Soligorsk takımında geçirdi. 2011‘de bu takımda faal futbol hayatını noktaladı.

• Kim Källström : Oyunu hazırlayan ekibin yüzünü kara çıkarmayan tek oyuncu belki de. Hem ucuz hem yetenekli hem de genç olan bu Fransız gerçek hayatta bildiğiniz gibi Lyon formasını layıkıyla taşımakta ve her yaz ülkemiz gazetelerinin manşetlerini süslemekte. 

• Kennedy Bakırcıoğlu : Çift pasaportlu olan bu genç yetenek özellikle Türk takımlarına transfer edildiğinde kontenjan sorununu hafifletmeye birebir. Öte yandan yüksek profilli takımlarda da en kötü ihtimalle güvenebileceğiniz çok iyi bir yedek olarak kadroda tutabilirdiniz. Kariyerinin olgunluk çağını Twente, Ajax gibi takımlarda geçiren 32 yaşındaki Kennedy günümüzde Racing Santander 11’nin değişmezleri arasında.

• Julius Aghahowa : Futbolu yakından takip edenlerin de rahatlıkla hatırlayabileceği bir futbolcu aynı zamanda. Özellikle Kayserispor’a transferi CM severlerde büyük yankı uyandırmıştı. Oyunda ise o yıllarda genç yaşına rağmen Shakthar Donetsk’in ve Nijerya milli takımının en gözde ismiydi. Almak biraz pahalıya patlıyordu ama 20 milyon dolara da alsanız parasının hakkını centine kadar öderdi. Muhteşem bir amc/r/l/fc idi. Herşeydi. Shakthar da başlayan kariyerine birer senelik Wigan ve Kayserispor maceralarıyla devam ettikten sonra tekrar Shakthar’a dönen 30 yaşındaki Nijeryalı geçtiğimiz sezon sonunda sözleşmesini yenilemedi ve serbest kaldı.

• Maxim Tsigalko : CM 01-02 demek Maxim Tsigalko demekti desem abartmış olmam sanırım. Bilenler için anlatmaya gerek yok ama bilmeyenler için şunu söylesem ne demek istediğim anlaşılır sanırım. Henüz 18 yaşında bir sezonda 40 gol atabilen bir oyuncuydu. Gerçek hayatta maalesef oyundaki yeteneklerini kullanamadı ve tabiri caizse tam bir Anadolu topçusu oldu. Kazakistan ve Ermenistan maceralerından sonra memleketi Belarus a dönen Tsigalko henüz 29 yaşında olmasına rağmen emekliler kervanına katılanlardan. 

Tsigalko’nun CM kariyerinden bir örnek: